24 Nisan 2023 Pazartesi

EBEVEYN OLMAK

 Eski fotoğraflara, yazılarıma, ürettiklerime baktım bir süre, motivasyonumun yüksek olduğu, verimli olduğum zamanları düşündüm, beni ne motive etmişti veya nasıl bir ruh halindeydim, yoğun çalışma hayatında, minik bir çocukla nasıl vakit bulabilmiştim, şimdi neden daha sık yazamıyordum? 

2009 yılında blog tutmaya başladım, yazılarıma bakarken 2011 yılına kadar gittim,  gördüm ki bazı kaygılar yerinde duruyor, bazıları kendiliğinden geçmis gitmiş, zaman, bazılarına ilaç olmuş, bir takım şeyler önemini yitirmiş, bir sürü değerli insan bu diyardan göçmüş, bilinmezlikler öylece durmaya devam ederken bir şeyler keşfedilmis, bazı konular anlaşılmışta adı konmamış...

Minicik bir bebek kocaman bir delikanlı olmuş, kıvırcık saçlı Denizim dalgalı köpüklü bir ergene dönüşmüş, her şeyi bilen anne baba hiç bir şeyi bilmez olmuş, sen anlamazsın anne lafı bana çok dokunur olmuş. Bir ebeveyn olarak çocuğuma hiç "sen anlamazsın" demedim ama benim oğlum bana bunu sık sık söyler olmuş.

Oğlumla canı istediğinde, tüm uğraşlarından firsat bulup onu yakaladigimda sohbet edebiliyoruz ama artık eskisi gibi keyif almadigindan şüpheleniyorum 😂 Ergenliginin engin bir derinliği var ama bizimle fazla paylaşmıyor 😁 eskisi gibi sofra muhabbetlerimiz sürüyor neyse ki, konuşurken şakacı, biraz alaycı ve vurdumduymaz bir havası var, umurumda değil derken bile gözleri parlayıp tam aksini söyler gibi kırpıyor:)  

Sizin çocuklarınızla konuşmalarınız nasıl gelişiyor, hangi konularda çatışıyorsunuz, çatışmaları nasıl çözüyorsunuz, küskünlükler oluyor mu? Stresle başa çıkma yöntemleriniz neler? Dilerseniz bu yazının altında fikirlerinizi benimle paylaşın, bakarsınız daha kaliteli iletişimin yollarını birlikte buluruz.


6 yorum:

flzpink dedi ki...

Eski blog günlerini özlüyorum ben de. O zaman bebekleri, çocukları gün be gün yazıyor, diğer çocukların büyümesine de şahitlik ediyorduk.
Bizde de bolca çatışma, anlaşamama halleri mevcut. 14 yaş Eylülüne ondan daha tecrübeli olduğumu anlatamıyorum, ona göre her şey çok 'saçma'. Sorumluluk alma ve kardeş kıyaslaması en zorlandığımız kısım. Çokça kendimi duyduğum kelimelere 'kırılmış' olarak buluyorum. Sabretmek, tolere edebilmek gayretindeyim...
Sevgilerle.

Ada Deniz dedi ki...

Hoşgeldin bloğa yeniden:))) Ah o ergenlik. Bitmiyor bir türlü. En azından bizim Ada'da bitmedi. İstanbul'da şimdi. Hep bir tarafım merak-endişe içinde. Telefonunu açmaz, seni çok mesaj atmakla suçlar, annenin onu merak etmesi gereksizdir çünkü o büyümüştür artık. Bir de üstüne motorsiklet kursuna yazılmış. Zor be Fadiş...

Adsız dedi ki...

Merhaba oğlumla bayramı küs geçirdik. Takıntı yaptığı bazı şeyler yüzünden çok üzülüyorum ama düzeltmek için bir çabası yok. Küçükken nasıl tatlı oluyorlar ama büyüyünce bizden kopuyorlar bu gerçek. Hülya

Fatma dedi ki...

Merhaba hoş geldiniz Hülya. Üzülmeyin diyemiyorum çünkü bu elimizde değil fakat anlaşmazlıklarda kısa molalar vermezsek nefes alamaz hale geliriz, her zaman başaramasam da denemeye devam ediyorum, bir gün çocuklarımız büyüyecek ve tekrar akıllandıklarında:) yaşananları gülerek hatırlayacağımıza inanıyorum. Şimdi derin bir nefes alalım ve yalnız olmadığımızı bilelim. Sevgiler.

Fatma dedi ki...

Hoş buldum Saadetciğim buraları özlemişim, seni anlıyorum ve inan senin söylediklerine benzer şeyler yaşanıyor pek çok ailede bunu sen de biliyorsun, çocukları biraz daha büyüyenler ise ailedeki o ılıman havanın tekrar geri geldiğini söylüyorlar, umutluyum.

Fatma dedi ki...

flzpink, merhaba. Ah bilmez miyim. Ergenliğin sancılı ama bir o kadar heyecanlı, keşiflerle dolu yolculuğunda tadımızı kaçırmadan çocuklarımıza eşlik edebilelim, bazen çocuklar bizi dışarıda bırakıyorlar ve bu çok kırıcı oluyor, kırılmamak elde değil. Allah hepimize kolaylık versin. bu sürecin biteceğini bilerek yolumuza devam edeceğiz, hepimize sağlık mutluluk dilerim. Sevgiler.